Bu kez yetki verilmedi. Her geçen gün yoksullaşan, ötekileştirilen halk 31 Mart yerel seçimlerinde AKP ve ortaklarına iyi bir ders verdi. Muhalefet büyük şehirler de dahil olmak üzere AKP elinde olan şehirleri aldı. Alışık olduğumuz o balkon konuşmalarına çıkılmadı. 31 Mart’ın umudu 28 Mayıs’ta yaşanan karamsarlığı yendi. AKP kaybetti…

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde AKP-MHP huy değiştirmedi. Kürt halkının, DEM Parti’nin kazandığı ve kazanma ihtimalinin olduğu şehirlere asker polis seçmen taşımaktan, oyları yakıp çalmaya kadar her şeyi denediler. Kars, Şırnak, Bitlis gibi şehirler bu yöntemle AKP-MHP eline geçti. Yetkiyi hileyle hurdayla alamayanlar kaybettikleri şehirlerde seçilmişlere ve seçilenlere saldırmakta.

Van Halkı: 14 - AKP: 0
Saldırının ve kazanımın örneği ise kuşkusuz Van. Tarihin sayfalarında bile bu skorun bulunması oldukça güç. Van halkı, merkezi ve ilçeleri ile birlikte tehditlerle saldıran iktidara karşı örnek bir direniş sergiledi. Skor: Van Halkı: 14 - AKP: 0. Sandıkta yendiler, yetmedi sokakta yendiler. AKP sandıkta kaybetti, yetmedi bir de sokakta kaybetti. ‘İktidar yumuşadı o yüzden kayyım gelmedi’ gibi bir durum da yok. Polislerin, askerlerin, zırhlı araçların nasıl saldırdığı gözle göründü. Görüntüler İsrail Gazze çatışmalarını andırdı. Bu mudur yumuşama? Bu onların mağlubiyeti, bizim ise zaferimizdir. 

Demek ki bu otoriter rejime karşı sandıktan da sokaktan da zafer çıkabilir. Van’ın sesi İstanbul’dan çıkar, bir elin parmakları yumruk olur işte o zaman AKP kaybeder. Halk ellerinde süpürgelerle bu pisliği şehirlerinden gönderir. DEM Parti’nin kazandığı şehirlerde itirazlar ve iktidarın baskıları devam ediyor. Yerel seçimler için ittifak görüşmelerinde bir araya gelemeyen kurumlar, kayyım gasp tehdidine karşı bir araya gelebildi. Van’da AKP’ye karşı birlik olundu. Bu yönüyle Van örnektir, devamı gelmelidir. Bijî berxwedana Wanê! Yaşasın Van direnişi!

Yerelde ve Genelde
Evet, yerel seçimlerde AKP’nin kaybetmesini sağladık ama aynısını genel politik arenada da göstermemiz gerekiyor. Van için nasıl bir araya geldiysek ülkenin tamamı için yine bir araya gelmeliyiz. Yerel seçimlerin çok önemli, genel seçimlerin ise çok önemsiz olduğunu düşünen bazı arkadaşlar var. Yerel seçimler evet önemlidir. Bu seçimlerle yaşadığınız şehrin yönetimini değiştirebilirsiniz. Ama genel seçimlerde de ülkenin kaderini değiştirebilirsiniz. İkisini boykot eden hadi neyse. Ama yerelde canla başla çalışıp genel seçimleri görmezden gelmek büyük ustalık değil. Kendi köyümüzde devrim bize yetmez. Örneğimiz mandıra filozofu değildir. Yerelde ve genelde zafer istiyorsak; siyaset üretmeli, bir araya gelmeli ve bu iktidarı göndermeliyiz.

Bahaneler değil siyaset üretelim
Elimizde bir değnek, dilimizde sihirli abrakadabra sözleri yok. Öyle hayali bir kurtarıcı da gelip bizi kurtarmayacak. İş başa düşüyor, biz yapmalıyız. AKP’nin kaybetmesi için yollar seçenekler üretmek gerekli. Göründüğü gibi sandıktan da, sokaktanda yenilgileri çıkabilir. Önümüzde; on bin lira ücret alan emekliler, ücretleri açlık sınırı ile cebelleşen yurttaşlar, geleceği karanlığa sürüklenen gençler, baskı, şiddet ve ölümle burun buruna kalan kadınlar, ötekileştirilen yurttaşlar ve dahası var. Bu kadar çok soruna karşı sadece ‘birlikte yöneteceğiz’ demek çözüm değil.

Sol, argümanları ve tarihsel birikimi ile birlikte tüm bu sorunlara karşı kendi çözümlerini, programlarını oluşturup halka anlatmalı. Bu yapılmazsa bahsettiğimiz milyonlar solu neden desteklesin? Bunu yapmayan ve kendini aşırı solcu olarak tanımlayanlar ise dilinde ‘halk sağcı ya’ lafını düşüremez. Bahaneler üretip siyaset üretmemek yenilgiyi kabul etmeye eşdeğer. İstemediğimiz kadar çok sorun var. Ama istediğimizden daha çok sosyalist eserler, deneyim ve tecrübelerimiz var. Elimizde olan bu cephanelerle siyaset üretirsek çok zaferler elde edeceğimiz kesin.